2 Şubat 2009 Pazartesi

3 DURUM

*BİR POT
Allah insanı şaşırtmasın…
Hayal ile gerçeği karıştırmak böyle bir şey olsa gerek…
Kurtlar Vadisinde sanırım mafya babalarından biri… İsmi rolüne yani kesip biçmeye uygun Kılıç… Adı üstünde rol ve bu role göre, adam dövmek, işkence etmek ve hatta öldürmek gayet normal? Normal olmayan oynağı rolün etkisi ile gerçek hayatta hukuk nedir, kanun nedir bilmeden ve düşünmeden gereksiz konuşmalar ve açıklamalar yapmak…
Belki biraz yaşlılık, belki gündeme gelmek için farklı bir yol…
Yani, yeni yetme bir oyuncu olsa amenna... Ama yılların kurdu?
Çok bir matahmış gibi ‘Yok ben şu savaşta askerken şu kadar kişiyi öldürdüm’… ‘Esir almıştık, kafasına bir el sıktım’L türünde insanın kanını donduran açıklamalar…
Behey şaşkın! Sen ki yılların oyuncususun, cahil bir insan değilsin lafının nereye gideceğini veya nerelere çekilebileceğini bilecek yaştasın.
Yanı başımız da sıcağı sıcağına Gazze dramı yaşanırken… Tüm dünyada savaş karşıtı açıklamalar yapılırken ve en önemlisi aradan kaç yıl geçerse geçsin savaşta işlenen suçlar ve ‘savaş suçlusu’ sayılmak için zamanaşımı işlemezken…
Ortalıkta ‘Özür Dilerim’ adı altında kampanyalar düzenleyip, gündem yaratmaya çalışan fırsatçılar dolaşırken... Bu açıklamalar o kişilerin ekmeğine yağ sürmek değil de nedir?
Tamam hepimiz biliriz, erkeklerin askerlik maceralarının sonu gelmezJ Bire bin katılır çoğu zaman anlatılırkenJ
Ama en azından onlar bunu aile içinde yaparlar, sonunda ‘yanlış yaptım, yalan söyledim özür dilerim’ deyip küçülmemek için.
Bakalım bu kötü imajı silmek için kaç yıl geçecek?



*BİR DRAM
Gaziosmanpaşa'da anne ile 4 ve 1.5 yaşlarındaki çocuklarının katil zanlısının polise verdiği sözlü ifadesinde duyanların kanını donduran ayrıntılar ortaya çıkmıştı. Canavar katil ifadesinde üst kat komşusu İlknur İslam'a oturmaya gittiğini, tek olduğunu anlayınca yanında getirdiği bıçağı genç kadının boğazına dayayıp evdeki paraları ve ziynet eşyalarını istemişti. Evde sadece cep telefonu olduğunu söyleyen kadının ellerini bağladı, bağırmaya başlayınca da onu bıçakladı. Yere düşen genç kadını hareketsiz kalana dek bıçaklamayı sürdürdü. Ardından 1.5 yaşındaki kızını ve 4 yaşındaki ağabeyini boğazlarından bıçakladı. Boğazından bıçakladığı 1,5 yaşındaki minik kız sürünerek kendisine üç metre uzaklıktaki annesi İlknur İslam'ın kucağına gittiğini ve annesine sarıldığını anlattığında, polis memurları gözyaşlarını tutamamıştıL
İnsanın aklı almıyor, düşünmek bile istemiyorL
O şahsa karşı İçimden geçenler o kadar kötü ki yazmasam hepimiz için daha hayırlı!



*BİR GURUR

Ve sevgili Barış Manço…(2 ocak 1943-1 şubat 1999) Besteci, şarkı sözü yazarı, gezgin ve Tv programı yapımcısı… Ama en önemlisi bizim kuşağın sevgili Barış AğbisiJ
Arkadaşım Eşşek ile büyüyen bendeniz, Kara Sevda ile çılgınca dans ederdimJ
Gülpembe ile hüzünlenir,Dağlar dağlar ile isyan ederdimJ
Ölümünün 10. yılında sevgiyle anıyorum onu da…

Geçen gün bir programda oğlu Doğukan’a rastladım… Babasından bahsederken kullandığı kelimeler ve kurduğu cümleler içimi titretti, gurur duydum hem onunla hem kendimle…(Aynı duyguları rahmetli annem için yaşıyordum bende çünkü)

‘O benim kahramanımdı…10 senedir ben her gün onu gördüm…Ya yazı olarak gördüm ya resim ya şarkı…Hiçbir şey olmasa rüyamda gördüm…Babam benim koruyucu meleğim’

İşte buydu… Gerçek olan, olması gereken, bir çocuğun ihtiyacı olan yegane şey sadece ve sadece sonsuz sevgiydi…
O sevgi ki, ‘güz yağmurlarıyla bir gün göçüp giden’ leri hiç gitmemiş gibi yanında hissetmeye kafiydi.
Ne para, ne mal, ne mülk… Bırakılması gereken sadece, güzel anılar, keyifli paylaşımlar ve her kese karşı sevgiydi, gerisi nasıl olursa gelirdi…



İyi haftalar dilerim…

Banu DURGUNLU
24.01.2009

Hiç yorum yok: